Baskın Oran

Sistemin kınası

1965’ten beri oy veriyorum. Böyle seçim görmedim. Karşılaştığım herkes, kimin ne bildiğini (yada bilmediğini) düşünmeden, herkese soruyor:

“Kime vericez Allahaşkına? Sen kime vericen?”

Bu seçimin ayırıcı özelliklerinden mi diyeyim, acayipliklerinden mi diyeyim, işte onlardan birincisi bu. Yani kimse kararını vermemiş. Herkes etkilenmeye alabildiğine açık. “Sandık başında karar vericem” diyen çok. Bunlar hep, daha önce kemikleşmiş oy vermiş kişiler.

Ama, ilgisizlikten gelen bir boşluk değil bu. Çünkü sana sorulan soruları ciddiye alıyorsun, bikaç partiyi alıp analiz yapıyorsun, söylediklerinin hepsini herkes makul buluyor.

“Ben de düşündüm hep bunları, ben de böyle düşünüyorum” diyor. Herkes bu açıdan öyle bir uyaroğlu ki, sormayın gitsin.

Gerçi, benim şu sıralarda konuştuklarım hep aynı tabakadan. Ya üniversite çevresi, ya da üniversite okumuş kişiler. Küçük burjuvazinin mürekkep yalamış takımı. Ama, bu takım değil midir şimdiye kadar hep en aykırı şeyleri söylemekle ünlü olan? Ayrıca, jilet gibi keskin kanılara sahip bulunan?

Özelliklerden birincisi kararsızlık ise, ikincisi de acayip bir kararlılık: İnsanlar, her zamanki seçimlerin tersine, bitakım partileri desteklemek için değil, bitakım partileri engellemek yada cezalandırmak için oy verecekler. Bu konuda konuştuğum herkes kararlı:

“Abi, önemli olan karıya haddini bildirmek!”

“Valla, bu sefer bi dibe vursun bakalım. Oylar bölünmesin diye diye çok bedava “Ne solcusu be? Aşırı milliyetçinin önde gideni! Türkeş’ten sonra geliyor benim nazarımda!”

“Abi, her kim önleyecekse bu pezevenkleri, ona vericem. Açıkcası, korkuyorum!”

“Hayatta benden zırnık alamaz. 12 Eylül partisi değil mi? O başlatmadı mı bütün bu suistimalleri!”

Hakkında kötü konuşulmayan iki tane parti var, ama onların da yüzde 10 ülke barajını geçemeyeceği endişesi dolaşıyor:

“Vereceğim ki, hem orda Refah’ı vursunlar, hem de Kürtler legal politika yapsın!”

“Tek samimi ve inanmış onlar. İsterse boşa gitsin, bütün partilere inat,  onlara vereceğim bu sefer!”

Bu rezil “sistem”, vatandaşı sonunda ne biçim yabancılaştırdıysa, insanlar en radikal partilere gitmekle kalmıyorlar, bunu birilerine kazık atabilmek, yani olumsuz bir iş için yapıyorlar. Daha önce hiç görülmedi böylesi durum.

Kına yakabilir, böyle sistem.

Önceki Yazı
Sonraki Yazı