Baskın Oran

Muğla’dakı işkence olayı ve yüzbaşı Ali Şahin

“Sayın Başbakanım,

Önce size kendimi tanıtayım: Ben, Muğla’nın Bayır kasabası 1950 doğumlu yaşayanlarından Osman Yılmaz’ım. Evli ve üç çocuk babasıyım. Yaşamımı terzilik yaparak sürdürüyorum. Halen, sizin kurduğunuz ve Genel Başkanlığını sürdürmekte olduğunuz ANAVATAN PARTİSİ’nin kayıtlı ve aktif üyesiyim. Politik yaşamımı ise, Bayır Kasabası Belediye Meclisi Üyesi ve Belediye Başkanı Vekili olarak sürdürmekteyim.”

İadeli-taahhütlü makbuzunun üzerindeki teslim tarihi 8.1.1985 olduğuna göre, rahmetli Özal’a gönderilmiş olan mektup böyle başlıyor ve biraz aşağıda şöyle devam ediyor:

“Yüzbaşı Ali Şahin ve onun emrindeki Astsubay Başçavuş Veli Öztekin ve Taşkın İşçi, Astsubay Üstçavuş Ali Kaya Özpolat, Astsubay Çavuş Hüseyin Baran, erbaş Enver Keskinoğlu ve er Faruk İçen, ilk soruşturmayı yürüten ekip olarak insanlık ve ahlak dışı her türlü işkenceyi bizlere reva gördü. Utanarak bilgilerinize sunmak isterim ki, erbaş Enver Keskinoğlu, Yüzbaşı Ali Şahin’in emri ile, kardeşimin karısı Çağnur Yılmaz’a, karakolun gözetim odasında tecavüz etti. Bu namus saldırısı, ekte sunduğumuz C.Savcılığı iddianamesi ile Savcılıkca açılan kamu davasında da açıkca belirtilmektedir. Aynı Yüzbaşı Ali Şahin, soruşturma ekibinin huzurunda eşimin ayağındaki donunu çıkartmış ve tehditle eteğini toplatarak, hiçbir İslamın kabullenemeyeceği ve yapmaması gereken namuslu bir kadının edep yerini teşhir eylemini de gerçekleştirmiştir. Bu sadist ruhlu Yüzbaşı, bunlarla da yetinmemiş ve iki kez benim makatıma, ekibinin önünde jop sokma ahlaksızlığını da göstermiştir.”

Mektup, yazanın kendisine ve ailesine yapılan işkenceleri anlatmasıyla devam ediyor ve “Sayın Başbakanım, Bir an kendinizi bizim yerimize koyarak, olayı iyice düşünerek değerlendirmenizi sizden arzediyorum.” diyerek son buluyor.

Olay anlaşıldı ama, kısa özeti şu: Muğla’nın Bayır kasabasında 1.9.1984’te orman bekçisi öldürülüyor. İz yok. İddiaya göre, adam uçkuruna düşkün biri. Jandarma komutanı Ali Şahin kasabanın namusuna en düşkün ailesi kimdir diye soruşturuyor ve yukarıdaki mektubun sahibi Osman Yılmaz ile ailesini tutuklatıyor. 17 gün boyunca işkence ediyor. Ayrıca, mektuptaki iddialar da var.

Cinayetten sanık olarak Muğla cezaevine atılan O.Yılmaz  sonuçta aklanıyor ve Hazine’den o zamanın parasıyla bir milyon tazminat alıyor. Arkasından, Ali Şahin ve arkadaşlarını mahkemeye veriyor.

Bu olaydan hemen sonra, Ali Şahin, Bingöl’e atanıyor ve yılına varmadan Sıddık Bilgin olayını yaratıyor. Belki  Muğla’daki kötü sicilini, “bir PKK’lı yakalayarak” unutturmak istiyor.

Bu arada, Osman Yılmaz, acılarının verdiği hızla olacak, mahkemeyi sektirmeden izliyor ve sonunda Muğla Ağır Ceza Mahkemesi, ırza geçme olayı dışında diğer işkence suçlarını tesbit ediyor ve başka sanıkların yanında Ali Şahin’i 10 ay ağır hapse, 10 ay memuriyetten yasaklanmaya,  çarptırıyor.

Buraya kadar adalet yerini buluyor. Ama bundan sonrası daha değişik.

 

Yarın: Suçluyu koruyan devlet, kendini öldürmüştür.

Önceki Yazı
Sonraki Yazı