Baskın Oran

Aziz Nesin’le ilgili bir Yargıtay kararı

Fıkrayı Ahmet Tan’dan duydum, Aziz Nesin anlatmış:

Adamın biri, birisine “Eşşoğlueşşek” demiş.  Tabii, hakaret davası açılmış. Mahkemede davalı taraf kalkmış,

“Hakim Bey,  benim bu sözümde hiçbir hakaret kastı yoktur; bu kelimeyle anlatmak istediğim, “Köftehor” gibi zararsız bir bişeydir; beraatımı talep ederim” demiş.

Yargıç bir de davacıya söz vermiş. Davacı kalkmış,

“Efendim, bu eşşoğlueşşek kendini çok iyi savundu, verin beraatı gitsin!” demiş.

Dün gece Aziz  Beyle telefonda konuştum,

“Ben bu konunun peşini bırakmam; aslında çok iyi ettiler, bana şimdi bir de murafaaya (Yargıtay’da sözlü savunmaya) çıkıp konuyu gündeme getirme fırsatı verdiler!” diyor.

“Peşini bırakmam” dediği olay, 12 Eylül tarihli Sabah gazetesinde Evin Göktaş imzasıyla çıktı, Melih Aşık da Milliyet’te alıntıladı.

Aziz Nesin bir çağrı üzerine dört yıl önce Güney Kıbrıs’a gidiyor. Tabii, bu sefer de orada   Kıbrıslı Rumlarla didişiyor ve arkasına   bisürü gazeteci vs. taktığı gibi, kalkıp ilk defa Rum kesiminden Türk kesimine geçen kişi oluyor. Ergun Göze adlı milliyetçi-mukaddesatçı köşeyazarı da, Aziz Nesin’in Güney Kıbrıs’a gitmesi üzerine bir yazı döşeniyor. Yargıtay kararını özetleyen Sabah’ın haberine göre, Nesin’e “vatan haini, hırsız, zimmetçi” diyor. Göze’nin söylediği şeylerden biri de, Aziz Nesin’in “Kıbrıs davasına karşı Yunanlıların sosisine yağ sürmeye devam” ettiği.

Olay, fıkradaki gibi mahkemeye düşüyor. 17. Asliye Ceza Mahkemesi Göze’yi,  hakaret suçundan  on milyon liraya çarptırıyor.

Beklenmedik bişey oluyor, Yargıtay, hükmü Aziz Nesin aleyhine bozuyor. Şu gerekçeyle:

“Basın mensubunun (…) davacıya sözel dokundurma yapması sonucunda tazminat yükümlülüğüne girdiği benimsenemez (…) (Köşeyazarının) milli heyecandan biraz aşırı yazdığı ve bunun suç teşkil etmediği (ortadadır) (…) Çok değişik harekette bulunan kişinin, kamunun dikkatlerini çekeceği doğaldır (…) O zaman ilgi ve merak onun bilinmeyen yanlarına yönelir (…) Kişi, yaptığı çıkışla geçmişinin sergilenmesine böylece rıza göstermiş duruma gelir.”

Yukarıdaki olayı, yalnızca bir haber olarak verdim. Basın Yasasının 30. maddesine göre “kesinleşmemiş yargı kararları hakkında mütalaa yayınlamak” altı aya kadar hapis ve ayrıca para cezasını gerektirdiğinden, bu yazım kısa olacak, kusura bakmayınız. Yazının (bilgisayarımın belleğinde saklı bulunan) tam metnini, karar kesinleştikten sonra yayımlayacağım.

Önceki Yazı
Sonraki Yazı