Bu terör rezaletini yazmayayım diye uğraştım ama, dördüncü defa vurunca kaçınılmaz oldu. Günah benden gitti. Hadi, bismillah.
Burada merak edilen 1 K ve 2 N var: Kim yaptı, Niçin yaptı, Neden Türkiye.
1) Kim yaptı: Komplo teorileri beni hiçbir zaman çekmedi. ABD ve İsrail gibi iki utanılası yönetime yaradıysa da, onlar yapmadı. Büyük olasılıkla, dıştaki İslamcı terörün (El Kaide?) içteki taşeronları (Hizbullah?) yaptı. Ortak noktaları, İslam gibi gözükse de, küreselleşmenin tarumar ettiği kesimler olmaları.
“İslamcı” denmesinin nedeni, bugün İslam’ın azgelişmişlikle ve ezilmişlikle özdeş oluşu. Bu terör, örneğin PKK’nın aksine, ilerideki bir amaca varmayı değil, gerideki “altın geçmiş”e dönmeyi istiyor. Zaten din, alternatif ideoloji olmadığı için tepkinin net ifade edilemediği durumlarda, her yerde ve daima en elverişli protesto kalıbı olagelmiştir. Onun için, “dinci terör” veya “kör terör” de denebilir. Ama şu andaki kalıbı, İslam.
2) Niçin yaptı: Çok açık: Küreselleşmeye, yani Batı’nın altyapısıyla (uluslararası kapitalizm) ve üstyapısıyla (kültürüyle) bütün dünyayı fethetmesine karşı tepki olarak yaptılar. Alternatif ideoloji, yani tünelin ucunda ışık belirene kadar da kör terörü sürdüreceklerinden korkarım. Uluslararası kapitalizm egemen olduğu için artık çatışma çıkmayacağını ilan eden “Tarihin Sonu”, o hemen fos çıkınca da rakibin İslam olduğunu ilan eden “Uygarlıklar Çatışması” gibi ısmarlama saçmalıklar buruşturulup tarihin çöp sepetine atılana kadar devam edeceklerinden korkarım.
Daha önce de kaç kere yazdım: 19. yüzyılın ortasında da patlıyordu kör terörün bombaları. Çünkü o zaman da alternatif ideoloji yoktu. Umutsuz işçiler, sabolarını yani tahta pabuçlarını makinelerin dişlileri arasına atıyorlardı ki makine kırılsın, tekrar işe alınsınlar. Geriye dönüş olamayacağını bilmiyorlardı; sabotaj terimi o zamandan kalmadır. 2001 Eylülünde İkiz Kulelere atılan iki uçak, iki büyük sabodan ibarettir.
3) Neden Türkiye: Zurnanın o deliğine geldik. Sahi, niye Türkiye? Madem küreselleşmeye vuruyorlar, madem İngiltere’yi hedefliyorlar, gidip oralarda vursunlar. Onların gönülsüz müttefiki Türkiye’ye, üstelik İslam referanslı bir yönetime vurmak niye?
* * *
Çünkü Türkiye’de vurmak kolay. Tabii ki polis vs. laçka olduğu için değil. İslamcı teröre 30 yıldır mükemmel bir yastık yaratıldığı için. Ortamın teröre nasıl uygun kılındığını, 22 Kasım tarihli BİA bülteninde Ertuğrul (Kürkçü) iyi özetledi. İzin verirseniz ben de ayrıntılandırıp yaşamışlara anımsatayım, yaşamamışlara anlatayım:
70’lerden itibaren iktidarlar, sol’un karşısına ırkçı ve dinci sağ’ı çıkardı. 16 Şubat 1969’da Taksim’de Kanlı Pazar’la başladı. Komünizmle Mücadele Derneklerinin toplu namazdan çıkan başı bereli suratı sakallı militanları, Amerikan Altıncı Filosunu protesto eden gençleri bıçakladı. Fotoğraflar var. Sonuç ne oldu?
1 Mayıs 1977’de yine Taksim’de izinli gösteri yapanlara uluslararası otellerin çatısından uzun namlulu silahlarla ateş açıldı. Tek biri yakalanmadı. 1978’de Kahramanmaraş’ta 105 Alevi’yi katledenler ne oldu? 1979’da Çorum’da 26 kişiyi parçalayanlar? Bu ortamda Başbakan Demirel’in “Bana, sağcılar cinayet işliyor dedirtemezsiniz” demesi, teröre izin vermek değildi de, neydi?
Gelelim 12 Eylül dönemine. Bırakın cezaevlerinde yapılan bok yedirmeleri, cop sokmaları, hayalara kurt köpeği saldırtmaları. “Türk-İslam Sentezi”ni 2 K’ya (Komünizme ve Kürtçülüğe) “ilaç” diye, “Atatürkçülük” kisvesi altında ve Anayasa md.134’in himayesinde resmî ideoloji yapmak kimin aklına gelmişti acaba? Anayasa md.24’le din derslerini kim zorunlu kılmıştı? Meydanlarda laikliği hadis ve sure okuyarak savunmayı icat eden ben miydim yoksa Org. Kenan Evren mi? O ortamda 6 saatte 1 cami yapımını kim yüreklendirdi? 1980-82 döneminde tam 23 yeni ilahiyat fakültesini kim açtı? Yurt dışındaki imamların maaşlarını S.Arabistanlı Rabıta-tül İslam’a kim ödetti?
1985’te, Türkiyeli gayrimüslimlerin bile zorunlu din derslerine sokulacaklarını ben mi ilan ettim, Milli Eğitim Bakanlığı Müsteşarı Profesör Cemil Kıvanç mı?
1990’ların başında, PKK’yı, peygamber hadislerini ve Kur’an surelerini savaş uçaklarından serpiştirmek suretiyle önlemeye girişen kimdi? Temmuz 93’te Sivas’ta 37 kişiyi Madımak Otel’de yakanlar?
Ya, Avrasya feribotunu Ocak 1996’da kaçıran İslamcı Çeçen terörcülerin bir kısmını Dalaman Açık Tarım Cezaevine, bir kısmını Bursa Devlet Hastanesine sevk ederek yurt dışına kaçırtan, aynı terörcüler aynı yılın Nisan ayında Swissôtel’de 120 kişiyi rehin alınca bu sefer de “terör ve çete olayı değildir” hükmünü verdiren?
1990’ların sonunda yine PKK’yı, bu sefer Hizbullah terörünü yaratarak ve eğiterek yok etmek kimin fikriydi peki? Daha dün, “Camiler kışlamız, müminler askerimiz, kubbeler miğferimiz, minareler süngümüz” diyen kimdi? Kim bugün, dünkü Demirel’i takliden, “Bana, İslamcılar terör yapıyor dedirtemezsiniz” demeye getiriyor?
1969’dan bu yana ülkemizde bütün bunlar örümceğin ağı gibi yavaş yavaş örülürken, El Kaide mi vardı kardeşim?
El Kaide ne kadar ABD markalıysa, Hizbullah da o kadar TC markalıydı. Mesele budur ve bundan ötesi de laf-ı güzaftır.
Sonuca gelelim: Şimdi kimi aklıevveller, söyleyecek başka şey kalmayınca, “Bu hırsızın hiç mi kabahatı yoktu?” diyecekler. Demezlerse hatırım kalır. Buradan iki ders çıkar:
1) “Bana vuran terör kötüdür, başkasına vuran terör iyidir” mantığı en sonunda seni de vurur. Yukarıda yazdıklarım Türkiye’de yaşanmamış olsaydı, uluslararası terör biraz zor taşeron bulurdu bu ülkede.
2) Terörün tek ilacı, demokrasiye devamdır. 17 Ekim 2003 tarihli Agos’ta sözünü ettiğim sarkaç’ın “Milli Güvenlik Devleti”ne doğru salınmasını önlemektir. A.Gül’ün bugün (26 Çarşamba) Radikal’de çıkan demeci (“Yeni Bir Konsept”) bu açıdan çok olumludur.
1980’de başlayan 12 Eylül terörü, terörü önledi miydi yoksa 1984’te PKK terörünü mü yarattıydı? Terörsüz günler efendim.