Baskın Oran

TC İçişleri Bakanlığı – Taşnak işbirliğine dikkat !

Biz ülke içindeki anlamsız konulara kilitlenmişken, Türkiye’nin burnunun dibindeki Kafkaslarda inanılmaz ittifaklar oluşuyor. Bizim İçişleri Bakanlığı, Ermenilerin ünlü milliyetçi (ve terörcü) partisi Taşnak’la “işbirliği” halinde. Yalnız, buraya gelebilmek için biraz önceden almak gerek:

Yılbaşından bu yana Ermenistan’ın  tutumunda büyük değişiklik var.

Erivan, Aralık sonunda Taşnak (Daşnaksutyun) Partisini yasadışı ilan etti. Türkiye ve Azerbaycan’la çatışma isteyen, ayrıca Rus yanlısı olan bu tarihsel Ermeni milliyetçi partisi, Milliyet’ten Taha Akyol’un 26 Ocak’ta yazdığına göre Ermenistan Dışişleri tarafından “Aktif terörcülük, silah ve uyuşturucu kaçakçılığı ve kalpazanlık”la suçlandı.

Arkasından, PKK’ye silah sevkettiği saptanan bir grup Ermeni’ye ve yabancıya, yapılan duruşmaları sonunda 1-5 yıl arası cezalar verildi.

Onun da arkasından, Azeri petrolünün Türkiye üzerinden (Bakü-Ceyhan) pazarlanmasına ABD’nin destek vermesinden sonra bomba gibi patlayarak ortaya çıktı ki, Türkeş, bizim MHP Genel Başkanı A. Türkeş 1993  Ağustosunda Paris’te Ermeni resmî yetkililerle görüşmüştür, bu görüşme bizim Dışişlerinin büyük desteğiyle olmuştur ve görüşme istemi de Ermenilerden gelmiştir!

Son olarak, Şubat başında büyük sürpriz geldi: Ermenistan Devlet Başkanının özel danışmanı, “Türk-Ermeni ilişkilerinin soykırım gibi tarihi gerçekler yüzünden düzelememesinin anlamsız” olduğunu söyledi ve “Soykırım engelini bir kenara bırakarak iyi komşuluk ilişkisi istiyoruz” dedi.

Daha ileriye gitmeden önce, bu yaklaşmanın nedenlerini özetleyelim:

1) Ermenistan siyasal bakımdan Rusya’ya, ekonomik bakımdan da İran’a mecbur kalmıştır ve her iki açıdan da çok güç durumdadır.  En az bir yıl önce, bir Ermeni diplomatı bir Türk diplomatına şöyle demiştir: “Durum böyle giderse, bizim memlekette Rusya siyasal, İran da ekonomik bakımdan egemen olacak. Siz de gelin ki, artık bizi birbirimize karşı kullanamasınlar, Rusya ve İran da bize bu kadar egemen olmasın.”

2) Rusya’nın Çeçenistan’da yaptıkları, üstelik Taşnak Partisiyle yakın ilişkisi Ermeni yetkilileri fazlasıyla korkutmuş durumdadır.

3) Baku-Ceyhan petrol boru hattı  gerçekleştiği takdirde Ermenistan üzerinden geçecektir ve bu durum Ermenistan’ın özellikle büyük enerji bunalımı açısından kurtuluş ışığı olabilecek, Ermeni-Azeri ilişkilerini düzeltebilecek, bunun da Türkiye’yle başlatacağı iyi komşuluk dönemi sonucu Ermenistan’a yabancı sermaye gelebilecektir.

Ermenilerle Türkeş’in görüşmesi, hem Türk yetkililerin iç siyasal nedenler yüzünden Ermenilerle doğrudan temas kurmak istememesinden, hem de Azerbaycan’ın tepkisini bu yöntemle kırmak istemelerinden ileri gelmiş olabilir. Ermenilerin Türkeş’i yeğlemesinin nedeni de, Türkiye’deki “milliyetçi” tepkinin aşılması halinde büyük ilerleme kaydedileceği düşüncesi olmalı. Bir de, Kafkasya üzerine doktora yapmakta olan asistan arkadaşım Hakan Bingün okumuş, Turkish Daily News’un yazdığına göre 1993’te Batılıların yolladığı buğday Erzurum’da MHP’lilerce engellenmiş ve buğday vagonları Türkeş’in “araya girmesi” üzerine hareket edebilmiş. Türkeş sandığımızdan iyi politikacı. Bu işte büyük prestij kazandı.

Peki, bu Türk-Ermeni yaklaşması konusunda kimler ne yapıyor? Bu yaklaşmaya karşı olan  cephe şunlardan oluşuyor:

1) Ermeni diyasporası. Özellikle de ABD’deki Ermeniler. Nitekim,  bu ülkedeki Ermeni lobisi ABD yetkililerini etkiledi ve Taşnak’ın faaliyetlerinin durdurulmasına tepki göstertti. Tuzu fazlasıyla kuru olan diyasporanın derdi belli: Kendilerini birarada tutan en önemli tutkal, yani “Ermeni Soykırımı” ortadan kalkacak. Ayrıca lobiler, Ermenistan’ın iç ve dış politikasında sahip bulunduğu büyük gücü yitirecek.

2)  Dağlık Karabağ Ermenileri. Apaçık nedenlerle.

3) Rusya. Gene, apaçık nedenlerle.

4) Sıkı durun: TC İçişleri Bakanlığı !

Ermenilerin bu kadar ödün verdikleri bir durumda,  Kafkaslardaki istikrarsızlık sayesinde Rusya durmadan ilerlerken, üstelik ABD’de Ermeni tasarısı yeniden hortlamışken, Türkiye’nin de bir adım olsun atması gerekiyordu. Zaten, Türk Dışişleri, bunun hep farkında olmuş, Ermenistan’la iyi ilişkileri ancak Kelbacar işgalinin Türkiye’de yarattığı büyük tepki üzerine 3 Nisan 1994’ten sonra dondurmuştu.

Türkiye’nin eline, rastlantı sonucu, bu adımı atacak (ve kendini ödün vermiş duruma sokmayacak) büyük bir fırsat geçti: Dünya Ermenilerinin başpatriği Vasken I’in ölmesi üzerine Erivan’da yapılacak yeni başpatrik seçimi. Fakat, Dışişleri’nin bütün çabalarına rağmen, İçişleri Bakanlığı Türkiye Ermenileri Patriği Kazancıyan’ın önemli bir aday olduğu bu seçime gitmesine karşı çıktı! Gerekçe şuydu: “Toplantı, Türkiye Ermeni Kilisesinin Dünya Ermenilerine eklemlenmesiyle sonuçlanacak bir gelişmeye yolaçabilir”.

Dahası, son olarak başvurulan Sayın Demirel de Köşk’ten “Hayır” dedi. “TC yasaları buna engel”di. Oysa, biraz basiretli bir Türkiye, değil izin vermemek, bu seçimi alır getirir, Türkiye Ermenilerinin patrikhanesinde yaptırırdı.

Şimdi, gelin de sormayın: Turancı Türkeş’in tutumu ortadayken, nasıl oluyor da İçişleri Bakanlığı böyle davranıyor?

Bizim İçişleri’nin, Türkiye’yi koruyacağım diye, azınlıklar konusunda sürekli paranoyak davrandığı bir sır değil. Ama, daha ötede bir yorum yapmak istiyorsanız, Orhan Bursalı’nın Cumhuriyet’deki 16 Şubat Perşembe yazısı ufuk açıcı olabilir. Devlet “yetkilileri” arasında, “Batı ile bağları zayıflamış, sürekli otoriter rejim altında bir Türkiye isteyenler” olduğuna işaret ediyor Bursalı. Bunlar ister Yaşar Kemal davasında, ister bu gibi durumlarda sürekli olarak aynı davranışı sergiliyorlar.

Refah Partisinin gün geçtikçe denetimine giren TC İçişleri Bakanlığının kâh Ermeni okullarında Lozan’a rağmen Ermenice’yi yasaklaması, kâh Rumların İstanbul’da ev satın almalarını soruşturma konusu yapması, kâh sokaklarda PTT’cileri polis köpeklerine ısırttırması, yerim olsa yazacağım daha bilmem neler yapması, insanın aklını bulandırmıyor mu?

 

Yazıişlerine ve düzeltmenlere not: Bu yazı biraz uzun oldu, özür dilerim. Diğer yandan, lütfen benim yanlışlarımı düzeltmeyiniz. Yazımı olduğu gibi basınız. Lütfen ama! Yazıların bütün esprisi gidiyor!

Önceki Yazı
Sonraki Yazı