Baskın Oran

AYM’ye önerim: Kapatacaksanız, HDP’nin Hazine hesabını bloke edin, kolaylık olur

HDP’nin seçimlerde belirleyici olacağını gören AKP+MHP, partinin kapatılması için önemli bir ön-adımı, sizin bu yazıyı okuduğunuzu gün yani 5 Ocak’ta atacak. Şöyle ki:

Seçim barajını aşan ve barajı aşamasa bile %3’ten fazla oy alan partilere 1965’ten beri kanunen Hazine yardımı yapılıyor. Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Bekir Şahin, kapatılmadan önce, HDP’ye verilen yardımın yattığı hesaba el konulmasını istiyor.

Başsavcı B. Şahin Çorum İmam-Hatip Lisesi ve Dokuz Eylül Hukuk mezunu. CB Erdoğan tarafından Haziran 2020’de seçilerek atandı ve Haziran 2021’de HDP’nin kapatılması için dava açtı. Bu başvurusunda HDP hesabının bloke edilmesini de istemiş fakat talep AYM Genel Kurulunca reddedilmişti.

Başsavcı bu konuda gerçekten azimli olmalı ki, hesabın bloke edilmesi talebini 19.12.2022’de yineledi. Bugün AYM daha önce reddettiği talep konusunda bugün karar verecek.

AYM’nin parti hesaplarını bloke etme konusunda açık bir kanuni yetkisi yok ama, bunu yaparsa HDP’yi kapatması açısından çok uyumlu bir süreci başlatmış olacak. Uyumlu derken, bir değil iki değil:

Kardeş mahkeme Danıştay’ın, “İstanbul sözleşmesinden çekilmek hukuka uygundur” kararına kafiye tutturmuş olacak ve bu karara karşı “Sorun bakalım, kadınlara ‘sürtük’ demek de hukuka uygun muymuş?” diyenlere cevap vermiş olacak. Tam seçimler gelirken Yargıtay ve Danıştay’da yapılacak YSK’ye 5 yeni üye seçiminin kilitlenmesi sürecine katkı yapacak ve böylece YSK seçimi mevcut kadrosuyla yönetecek. İmamoğlu’nun ahmak davasında 2 yılın üstünde ceza verilmesi telkinini kabul etmeyen Yargıç Hüseyin Zengin boşuna sürülmemiş olacak Samsun’a. AYM, Türkiyeli Kürtlerin yasal haklarını savundukları için 1971-2008 arasında kapattığı 13 partiye 1 tane daha eklemiş olacak. Soylu’nun İstanbul’a kayyım atamasına katkıda bulunacak.

Ayrıca, HDP’nin 2016’dan beri devam eden fiilen kapatılma sürecine paralellik sağlayacak.

***

Fiilen kapatılma? Çünkü AKP hukuken kapatmada zorlanıyor: Ekim 2002’de ve Mart 2008’de olmak üzere kapatılmaktan 2 kere zor sıyırmış olan AKP Kasım 2002’de iktidara geldikten sonra ‘ne olur ne olmaz kendimi sağlama alayım’ diyerek, siyasi partilerin AYM tarafından yani hukuken kapatılmasını zorlaştırmıştı: AYM’nin parti kapatma nisabını önce 2003’te basit çoğunluktan 3/5 çoğunluğa, 2010’da da 2/3 çoğunluğa yükseltmişti.

Şimdi bu “sağlamcılığın fiyatını” ödüyor. 2015 seçimlerinden bu yana, HDP’yi nisap yüzünden hukuken kapattıramazsam diye fiilen kapatmaya çalışıyor. 2016’daki acayip darbe girişimine “Allah’ın büyük lütfu” (R. T. Erdoğan) veya “Allah 15 Temmuz’u bize bir ikram olarak verdi” (N. Nebati) diye hamdüsena edenleri boşa çıkarmak istemiyor.

Bu çabanın halen devam etmekte olan en az 5 yöntemi var:

***

1) Parti yöneticilerinin dokunulmazlıklarının kaldırılması, vekilliklerinin düşürülmesi, tutuklanmaları, mahkum edilmeleri:

20.05.2016’da AKP Anayasa’yı değiştirdi. Vekiller için öngörülmüş dokunulmazlığı düzenleyen korumayı (Md. 83) ve dokunulmazlığı kaldırılan vekilin AYM’ye başvuru yapma hakkını (Md. 85) kaldırdı.

Unutmadan: Bu değişikliğe CHP de omuz verdi. ‘Hayır dersek, HDP ile kol kola girdi derler’ zihniyeti icabı “Anayasaya aykırı ama evet diyeceğiz” dedi. Bunun ardından CHP’li Enis Berberoğlu’nun dokunulmazlığı da kaldırılınca CHP Haziran 2017’de Ankara’dan İstanbul’a bir Adalet Yürüyüşü yapacaktır.

04.11.2016’da HDP’li 12 vekil aynı gece gözaltına alındı. Eş başkanlar Selahattin Demirtaş ve Figen Yüksekdağ tutuklandı. 20.11.2018’de AİHM Demirtaş’ın serbest bırakılmasına hükmetti. CB Erdoğan’ın buna tepkisi “Bizi bağlamaz. Karşı hamlemizi yapar, işi bitiririz” oldu. Dosyaya sonradan eklenen milletvekilleri Sebahat Tuncel 15 yıla, Gülten Kışanak 14 yıl 3 aya, Aysel Tuğluk da çeşitli davalardan toplam 19 yıl 7 ay hapse çarptırıldı (Tuğluk, kamuoyunun yoğun baskısı sonucunda 27.10.2022’de demans raporuyla tahliye edilecektir). “Kardeş Parti” DBP’den Salihe Aydeniz’in dokunulmazlığının kaldırılması süreci başlatıldı.

2018’de Ahmet Yıldırım, İbrahim Ayhan, Selma Irmak, Osman Baydemir ve İbrahim Ayhan’ın, 2019’da ise Leyla Güven ve Musa Farisoğulları’nın vekillikleri 1 yıl veya daha fazla ceza almaktan düşürüldü ve tutuklandılar. Ömer Faruk Gergerlioğlu’nun vekilliği de aynı gerekçeyle düşürüldü fakat kendisi 16.07.2021’de AYM kararıyla TBMM’ye döndü. Özet olarak, 17.11.2015’ten bugüne 14 HDP’linin vekilliği düşürüldü.

2) Yerel yöneticilerin yaygın biçimde tutuklanması:

HDP ve DBP; 2015 seçimlerinden sonra üyelerinden 14.200 kişinin gözaltına alındığını, bunlardan 5.530’unun tutuklandığını, bu yüzden yönetici bulmakta zorlandıklarını açıklamışlardı. HDP’den tutuklanan 2.830 kişinin 634’ü il, ilçe veya parti yöneticisiydi. DBP’den tutuklanan 2.700 kişinin 450’si il, ilçe eş başkanı ya da yöneticisiydi.

2022’nin ilk 10 ayında, bir kısmı il-ilçe yöneticisi olmak üzere HDP’li 2.465 kişi basın açıklaması ve Nevroz etkinliklerinden gözaltına alındı.

31.03.2002’den bugüne, toplam 95 HDP belediye meclis üyesi ve 21 il genel meclis üyesi görevden uzaklaştırıldı. 142’si gözaltına alındı. Gözaltına alınan meclis üyelerinden 36’sı tutuklandı ve 10’u halen tutuklu.

3) Seçilmiş belediye başkanlarının yerine kayyım atanması:

İçişleri Bakanı S. Soylu’nun açıklamasına göre, 11.10.2017 itibarıyla kayyım atanan belediye sayısı 101’e ulaşmıştı. Kasım 2017 sonunda Diyarbakır’da kayyım atanmamış 1 (bir) tane belediye kalmıştı.

31.03.2019 yerel seçimlerinden bugüne, 2019’da seçilen HDP’li 807 belediye meclis üyesi kayyım atamaları sonucunda belediye meclisleri feshedildiği için görevden alındı. Toplam 39 belediye eş başkanı tutuklanarak cezaevine konuldu. 2023 itibarıyla 8 belediye eş başkanının tutuklulukları devam etmekte.

4) Parti milletvekillerinin TBMM üyeliğinin devamsızlıktan düşürülmesi:

2017’de Tuğba H. Öztürk ve Faysal Sarıyıldız’ın, 2018’de Leyla Zana’nın, 2022’de de Semra Güzel’in vekillikleri bu gerekçeyle düşürüldü. Oysa, “1 ay içinde izinsiz toplam 5 birleşim günü katılmayanın üyeliği düşer” kuralı hiç uygulanmamıştı. TBMM’nin toplam 448 birleşiminde ve 1.985 oturumunda ise yalnızca 11 yoklama yapılmıştı.

CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel Aralık 2022’de TBMM’de yaptığı basın toplantısında bu konuda şöyle dedi: “Meclis Başkanlığını bırakıp yoklamadan muaf olacağı Genel Başkanvekilliği görevine kadar geçen sürede Binali Yıldırım Meclis’e uğramadı. Kapısının kenarından geçmedi.

5) Parti binalarına, mitinglerine ve üyelerine saldırı:

2015 seçimlerinden 17.10.2022’ye kadar HDP’ye 338 fiziki saldırı oldu. Ör. 09.10.2022’de iki milletvekili polis tarafından yerlerde sürüklendi, birinin ayağı kırıldı. Fakat kamuoyuna en yoğun yansıyan olay, İzmir HDP il binasında çay ocağı işleten annesinin yerine o gün çalışan Deniz Poyraz’ın, internette uzun namlulu silahlarla fotoğraflar yayınlayan Onur Gencer adlı şahıs tarafından öldürülmesi ve binanın ateşe verilmesi oldu.

Önceki Yazı
Sonraki Yazı